sohbet Options

Meşrutiyet’in ilanı ile birlikte ulusal ekonomi hareketleri canlanması, İttihat ve Terakki’nin, milli bankacılığın gelişmesi yönündeki çabaları ve halkın küçük tasarruflarının toplanmasıyla anonim şirketler kurulmaya başlamıştı. Bazıları artan sermayeleri ile bankacılık faaliyetlerine başlamış, yörede ticaretle uğraşanların banka hizmetlerini, özellikle de kredi gereksinimlerini karşılamış ve değişik ticaret kollarında yeni teşebbüslere öncülük etmişlerdi. Konya bu konuda Osmanlı kentleri arasında ilk olmuştu.

Türbe halk arasında Nalıncı Baba Tekkesi olarak ünlenmiş, son dönemlerde mescit olarak kullanılmıştı. Türbe, 1928 yılında Rehber-i Hürriyet İlkokulu ile birlikte yıktırılmış, Maarif Evleri ile okul arasında daha önce açılmış olan Muammeriye Caddesi Yusuf Şar Konağına kadar genişletilerek Mevlana Türbesi istikametinde, doğuya Hüküfulfilled Meydanı’na doğru iki şeritli ve ortası refüjlü Hüküfulfilled Bulvarı olarak yeniden düzenlenmişti.

 Azime ne tükenmez hazine yakaladığını bilmez değildi elbette, Cemile’yi önce terzi Mürüvvet’e götürmüş, hanımlar gibi giydirmiş, ayağına tokalı pabuçlar almış, bir hafta, on gün Mürüvvet’in (Gülsen Tuncer) evinde istirahat ettirmiş, usul erkan öğrenmesini sağlamıştı. Ondan sonra bir geceliğine oturağa göndermek için otuz, kırk, yerine göre yüz lira alarak ve sürüyüp götürmesinler diye de yanına kendi adamlarından bir silahlıyı -efesidir, yalnız göndermez- diye katarak kızı çalıştırmaya başlamıştı.

Bu restorasyon sırasında tekrar binanın 1901 yılında yapılmış olan orijinal haline dönülmüştü. Binanın orijinalinde var olan ve sonradan yangınlar ve hırsızlık sonunda kaybolan Kütahya çinileri Hafız Mehmet Emin usta tarafından yapılmıştı. Restorasyon sırasında orijinal desen kalıplarına unfortunateık kalınarak Hafız Mehmet Emin ustanın torunları tarafından yönetilen Metin Çini Fabrikası, bu çinilerin yenilerini üretmişlerdi.  

(Civelekoğlu ailesine, dolayısıyla şahsıma  ait bu anı fotoğrafını, lütfen izinsiz ve kaynak belirtmeksizin kopyalayıp başka platformlarda kullanmayınız.) 

Garabed K.Solakian’ın fotoğraf stüdyosu, click here yazının içerisinde ilerde değineceğim Avukat Fuat Anadolu Köşkü’nün yanından giren Vali İzzet Bey sokaktan girip sağa sapıldığında ulaşılan Görücü sokak üzerindeydi ve 1916 yılına kadar aynı yerde faaliyet göstermişti.

Biraz şehirde dolaşmak istedik. BirçOkay kamyonların, otomobillerin Ankara şosesine doğru yol aldığını gördük. Bunlar hava meydanına kıymetli misafirlerini karşılamaya, kucaklamaya gidiyorlardı. Konyalıların gayret ve itimatla sarıldıkları şeker fabrikasının tahakkukunda Helloçbir propertyımı esirgemeyen Başvekil Adnan Menderes mesai arkadaşları, Devlet Vekili Dr.

’s new chatbot is simply capable of industry weather-associated questions for now, Khosla didn’t rule out the opportunity of expanding it throughout other matters the outlet covers. “We Completely expect this experiment to extend and scale to every thing The Washington article

Binanın cephelerinde birinci kat pencereleri yuvarlak, ikinci kat pencereleri ise sivri kemerli olarak yapılmıştır.

Çeşitli okullarda çalışan Hüsnü Kazım Ersoy, 1953 yılında Uşak’ta yeni açılan Hasan Hilmi İlkokuluna Başöğretmen (müdür) olarak atanmış, 1970 yılında vefat edene kadar da o okulda görevine devam etmişti. 42 yıl, 3 ay, 19 gün süren eğitimcilik hayatı dışında fotoğrafçılığı ile de tanınan Hüsnü Kazım Ersoy’un öğrencisi Haldun Temel Ersan’ın lütfedip bu yazı için benimle paylaştığı bu fotoğraflar, başöğretmenin 1928 yılında three ay süre ile Konya Muallim Mektebi’nde katıldığı bir eğitim kursu sırasında kendi çektiği ya da edindiği fotoğraflardandır.

O tarihte otoparka bitişik olarak duran dersane binası boşaltılıp yıkılmış ve Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin evi ihya edilecekmiş. Bu evi inşaa etmek için hangi belgelere başvuracaklar acaba merak içerisindeyim.

Özellikle Garp cephesinden gelen yaralı askerler buraya getirilir, tedavi olanlar taburcu edilir, ölenlerin cenazeleri buradan kaldırılırdı.

Bu fotoğraf 1910-11 yılları arasında çekilmiş olmalıdır zira Konağın batısındaki (sağında) yeşil alan içerisinde 1912 yılında inşaa edildiğini bildiğimiz Atatürk Evi henüz görülmemektedir.

Yusuf Şar, yıllar boyunca kazandığı büyük paralar ile Konya’da birçok bina yaptırmış ve mülk edinmişti. Cumhuriyet’in ilk yıllarında İstanbul’a yerleşen Yusuf Şar, Konya’daki mülklerinin takibi ve idaresi için bir Süryaniyi vekilharç tayin etmişti.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *